5 Aralık 2012 Çarşamba

Evcil Kelebek




"Uç" dedi kelebeğe, kolunu hafifçe yukarı kaldırarak. Çocuğun parmağından ayrılan Benekli, önce aşağıya süzüldü, sağa sola yalpaladıktan sonra yeri teğet geçerek yükseldi. Karşı duvarda dikine çakılı ince sopanın üzerine yerleşti. Aynen ona öğretildiği gibi. Uçtu, uçtu ve belirlenen hedefe gitti. Çok geçmeden ikinci talimat geldi, "Kon". Kısa bir hareketsizlik. Ardından Benekli havalandı. Çocuğun burun hizasında havada duran hafif kıvrık parmağına doğru ilerlerken birden geri döndü ve daha da yükselerek açık pencereye yöneldi. Çocuğun yüzü gerildi. Koza dönemini beklediği günler, tırtıl için topladığı yapraklar, saatlerce süren zorlu eğitim ve başarının tadılacağı kısacık zaman. Hepsi sokağa gidiyordu. Benekli havada geniş bir kavis çizerek az önce kalktığı parmağa yavaşça kondu. Çocuğun sulanmış gözlerindeki yansısını görmedi.